hadislerle dua etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hadislerle dua etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Şubat 2024 Cuma

Her Gün Her Yerde Yapılabilecek Dualar ve Zikirler

Her Zaman Ve Her Yerde Yapılabilecek Dualar Ve Zikirler
10- Ebû Hüreyre'den (Abdurrahman ibni Sahr'den Radıyallahu Anh) otuz kadar
ifade ile nakledildiğine göre demiştir ki, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem
şöyle buyurdu:1' İki söz vardır ki onlar dile hafiftirler, terazide ağırdırlar;
Rahman olan Allah'a sevimlidirler (Bunlar:Sübhânelîâhi ve bihamidihî,
SübhâneHâhil'azîmi)
"Allah'a hamd ederek O'nu noksanlıklardan tenzih ederim, Yüce Allah'ı tenzih
ederim."[23]
11- Ebü Zer'üen (Radıyallahu Anh) bize rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana şöyle buyurdu:
"Allah katında en sevimli olan sözü sana bildireyim mi? Allah'a en sevimli olan
söz: (Subhânallâhi ve bihamdihî) dir." ve bir rivayette, de: Peygamber Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'e soruldu, hangi söz daha faziletlidir? Peygamber buyurdu:
"Allah Tealâ'nın melekleri için yahud kulları için seçtiği şu sözdür: Sübhânelîâhi
ve bihamdihî (Allah'a hamd ederek onu noksanlıklardan tenzih ederim).[24]
12- Semüre b. Cündeb'den rivayet edildiğine göre, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Allah katında sözlerin en sevimlisi dörttür: Sübhânelîâhi, Elhamdü-lillâhi, Lâ
ilahe iUallâhu, Allahu Ekber. Bunlardan hangisi ile (Zikre) baş larsan zarar
vermez."[25]
Sübhânellah: Allah noksanlıklardan münezzehtir. Elhamdü Lillâh: Bütün hamdler
(övgüler) Allah'a mahsustur. Lâ İlahe İllallah: Allah'dan başka mâbud (ilâh)
yoktur. Allahu Ekber: Allah her şeyden yüce ve büyüktür. 13- Ebû Mâlik ElEş'ârî'den rivayet edildiğine göre demiştir ki, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Seîlem şöyle buyurmuştur:


Temizlik îmânın yansıdır; Elhamdü Lillâh (Hamd Allah'a mahsustur), sözü
teraziyi doldurur; Sübhânellah (Allah noksanlıklardan münezzehtir) ve Elhamdü
Lillâh, sözleri göklerle arz arasını doldururlar (yahud doldurur)."[26]
14- Aynı kitabda müminlerin annesi Cüveyriyye'den (Radıyallahu An-ha) rivayet
edilmiştir:
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir sabah vaktinde sabah namazı için
Cüveyriyye'nin (Radıyallahu Anha) yanından çıktı; Cüveyriyye de namazgahında
oturuyordu, (zikrediyordu. Sonra Cüveyriyye aynı namazgah üzerinde
otururken (zikrederken) Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem kuşluk vakti
(eve) dönmüş oldu. Bunun üzerine Peygamber efendimiz hanımına şöyle
buyurdu:
"Bugün senden aynlalı beri hep bu hal üzere mi durdun?" Cüveyriyye:
- Evet, dedi. Buna karşılık Hazreti Peygamber:
"Ben senden sonra üç kerre dört kelime söyledim ki, eğer senin gün boyu
söylediklerinle onlar tartılaydı, söylediklerine ağır basardı. (Üç kerre söylediğim
sözler şunlardır):
(Sübhânellâhi vebihamdihî, adede haîgıhî ve rızâ nefsihî ve zînete arşihî ve
midâde kelimâtihî).
(Allah'ın yaratıklarının sayısınca, Allah'ı noksanlıklardan tenzih ve O'na hamd
ederim.
Allah'ın zâtının razı olacağı kadar, Allah'ı noksanlıklardan tenzih ve O'na hamd
ederim.
Allah'ın arşının ağırlığınca, Allah'ı noksanlıklardan tenzîh ve O'na hamd ederim.
Allah'ın kelimelerinin miktannca, Allah'ı noksanlıklardan tenzîh ve O'na hamd
ederim.)
Bir rivayette de şöyledir:
"Sübhânellâhi adede halgıhî, sübhânellâhi nzâ nefsihî, sübhânellâhi zînete arşihî,
Sübhânellâhi midâde kelimâtihi).
(Allah'ın yaratıklarının sayısınca Allah'ı tenzih ederim, Zâtının rızâsın-ca Allah'ı
tenzih ederim, Arş'ımn ağırlığınca Allah'ı tenzih ederim, kelimelerinin
mıkdarınca Allah'ı tenzih ederim.[27]
15- (Hazreti Peygamberin, müminlerin annesi Cüveyriyye'ye Radiyalia-hu Anha
- öğrettiği) o sözlerin lâfzı şudur:

Dikkat et, o söyleyeceğin sözleri sana öğreteyim:
"Sübhânellâhi adede halkını, Sübhânellâhi adede halkıhî, Sübhânellâhi adede
halkıhî"
(Mahlûkatının sayıysmca Allah'ı noksanlıklardan tenzîh ederim), üç defa...
"Sübhânellâhi rıdâ nefsihî, Sübhânellâhi ndâ nefsihîT Sübhâneîlâhi ndâ nefsihî"
(Zâtının nzâsınca Allah'ı noksanlıklardan tenzîh ederim), üç defa...
"Sübhânellâhi zînete Arşihî, Sübhânellâhi zînete Arşihî, Sübhânellâhi zînete
Arşihî"
(Arş'm ağırlığınca Allah'ı noksanlıklardan tehzîh ederim), üç defa...
"Sübhânellâhi midâde kelimâtihî, Sübhânellâhi midâde kelimâtihî, Sübhânellâhî
midâde kelimâtihî"
(Kelimelerinin mikdarınca Allah'ı noksanlıklardan tenzîh ederim), üç defa..."[28]
16- Yine Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre demiştir ki, Peygamber
Saîlallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
(Sübhânellahi velhamdü lillâhi velâ ilahe illallâhu vallâhu ekber) (Allah'ı teşbih
ederim, Allah'a hamd olsun, Allah'dan başka ilâh yoktur ve Allah her şeyden
büyüktür) desem, bu benim için güneşin üzerine doğduğu her şeyden (bütün
varlıklardan) daha sevimlidir."[29]
17- Ebû Eyyûb El-Ensarî (Radıyallahu Anh) Hazretlerinden nakledildiğine göre,
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Şu sözleri on kerre söyleyen kimse, İsmâîl (Aleyhisselâm) evladından dört kişiyi
âzât etmiş gibi olur (o kadar sevabı kazanır):
"La ilahe illallahu vahdehû lâ şerîke hhülmülkü ve îehülhamdü ve hüve alâ külli
şey'in kadir”
(Allah'dan başka ilâh yoktur, yalnız. O vardır, ortağı yoktur. Mülk O-nundur,
hamd O'nundur ve O, her şeye kadîrdir.)[30]
18- Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, Re-sûllüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Kim bir günde yüz defa:
"Lâ ilahe illallâhu vahdehû, lâ şerike leh, lehülmülkü ve lehüîhamdü ve hüve alâ
külli şey'in kadîr"
(AHah'dan başka ilâh yoktur; yalnız O vardır. O'nun ortağı yoktur. O'nundur
Mülk, O'nundur hamd. O, her şeye kadirdir), derse, onun için âzâd edilen on
53

köle sevabı olur, ona.yüz iyiliğin sevabı yazılır ve ondan yüz günah silinir ve o
gün akşamına girinceye kadar şeytandan korunmasına vesile olur. Bu kimsenin
söylediklerinden daha faziletlisini hiç kimse getirmiş olmaz; ancak ondan daha
fazla olarak (bu sözleri) söyleyen müstesna..."
Yine Peygamber (Aleyhissalâtü vesselam) buyurdu: "Kim günde yüz kerre:
"Sübhânellahi ve bihamdihî
(Allah'a hamd ederek O'nu noksanlıklardan tenzih ederim) derse, günahları
deniz köprükleri kadar olsa bile hepsi silinir. "[31]
19- Cabir b.Abdullah'dan (Radıyallahu Ânhüma rivayet edildiğine göre, Cabir
demiştir ki, Resûlüllah sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu işittim:
Zikrin en faziletlisi, "Lâ ilahe illallah" (Allah'dan başka hiç bir ilâh yoktur),
sözüdür."[32]
20- Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyîe buyurmuşur:
"Rabbını zikreden kimse ile O'nu zikretmeyenin durumu, ölü ile diri gibidir. "[33]
Zikir yapan insan, hayat nuru ile nurlanmış ve hayırlı işleri işlemeye güç
kazanmıştır. İç alemi de manevî duygu ve hasletlerle aydınlaşmış haldedir.
Zikirden mahrum olan kişi, haşarata yem olan ölü bir ceset gibidir. Hem
duygusuzdur, hem de nursuzdur.
21- Sa'd b.Ebi Vakkas'dan )Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre şöyle
demiştir:
Bir Bedevi, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelip dedi ki, Bana
söyleyeceğim bir söz öğret. (Buna cevaben Peygamber) buyurdu:
"(Şunu) söyle:
"Lâilâhe illallâhu vahdehû , lâ şerîke lehû, Aîiahu ekberu kebıra, velhamdü lillâhi
kesîra, ve sübhânellâhi rabbi'l-âlemin. Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi'l-azîzi'lhakîm."
(Allah'dan başka ilâh yoktur; yalnız O vardır. Allah'a çok hamd olsun, Alemlerin
Rabbı olan Allah bütün noksanlıklardan münezzehtir. İbâdet etmekte güç ve
günahtan sakınmada kuvvet ancak Azîz, Hakîm olan Allah iledir.)"
A'rabî (Bedevi) dedi ki, bu sözler benim Rabbim içindir, benim için hangisi?
(Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu: "(Şunu) söyle:
54
"Allâhümmeğfir lî verhamnî, vehdinî, verzuknî." (Allah'ım! Beni bağışla, bana
merhamet et, bana hidâyet ver, bana rızık ver)."[34]
22- Sa'd b, Ebî Vakkas (Radıyallahu Anh) şöyle anlatmıştır:
Biz, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanında idik. şöyle buyurmuştu:
"Siz, hergün bin hasene (sevab) kazanmaktan acizmisiniz?’’ Meclisinde
oturanlardan biri sordu:
- Bin hasene (sevab) nasıl kazanılır? Peygamber (s.a.v) buyurdu: "İnsan yüz
teşbih (Sübhanellah) yapar da ona bin hasene yazılır ya-hud ondan bin günah
düşürülür."[35]
23- Ebû Zerr'den (Radıyallahu Ânh) rivayet edildiğine göre, Resûlüllah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Sîzden her birinizin âzâlan (organları) üzerinde bir sadaka (vermek) vardır: Her
tesbîh bir sadakadır, her hamd bir sadakadır, her tehlîl (lâ ilahe illallah) bir
sadakadır, her tekbîr (Allanu Ekber) bir sadakadır, iyiliği emretmek bir
sadakadır, kötülükten alıkoymak bir sadakadır. Bunların hepsine de kuşlukta
kılacağın iki rekât namaz kifayet eder."[36]
24- Ebû Musa El-Eş'ari'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, demiştir
ki, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana şöyle buyurdu:
"Cennet hazinelerinden bir hazine edinme yolunu sana göstereyim mi?" Ben,
evet (göster) ya Resûlallah, dedim. Şöyle buyurdu:
"Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh"
(İbâdete güç yetirmek ve günahlardan korunmak ancak Allah'ın kuvveti iledir),
söyle."[37]
25- Sa'd b. Ebi Vakkas dan (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, kendisi
Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte bir hanımın yanına vardı ki,
onun önünde teşbih çekmekte olduğu çakıl yahut çekirdek taneleri vardı.
Hazreti Peygamber ona şöyle buyurdu:
"Dikkat et ey hanım! Sana şu yaptığından daha kolay yahud daha faziletli olan
şeyi bildireyim mi?" dedi. Sonra buyurdu (Şöyle dersin):
"Sübhânellâhi adede mâ haleka fissemâi, Sübhânellâhi adedemâ haleka fi'larzı,
Sübhânellâhi adede mâ beyne zâlike, Sübhânellâhi adede mâ hüve hâlikûn.
(Gökte yarattığı şeyler sayısınca Allah'ı noksanlıklardan tenzih ederim, yerde
yarattığı şeyler sayısınca Allah'ı tenzih ederim, semâ ile arz arasında olanlar
55
sayısınca Allah'ı tenzih ederim, yaratacağı şeyler sayısınca Allah'ı tenzih ederim.
Allahu Ekber de bunun gibi, Elbamdü Lillâh da bunun gibi, Lâ ilahe illallah da
bunun gibi, Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh bunun gibi), (söylersin)."
Yani: ALLAHÜ EKBER ADEDE MÂ HALEKA FİSSEMÂİ, ALLAHÜ EKBER ADEDE
MÂ HALEKA FİL'ARZI, ALLAHÜ EKBER ADEDE MÂ BEYNE ZÂLİKE, ALLAHÜ
EKBER ADEDE MÂ HÜVE HÂLİKUN.
ELHAMDÜ LİLLÂH ADEDE MÂ HALEKA FİSSEMÂİ, ELHAMDÜ LİLLÂH ADEDE
MÂ HALEKA FİL'ARZİ,
ELHAMDÜ LİLLÂH ADEDE MÂ BEYNE ZALİKE, ELHAMDÜ LİLLÂH ÂDEDE MÂ
HÜVE HÂLÎKUN.
LÂ İLAHE İLLALLAH ADEDE MÂ HALEKA FİSSEMÂİ, LÂ İLAHE İLLALLAH
ADEDE MÂ HALEKA FİL'ARZI, LÂ İLAHE İLLALLAH ADEDE MÂ BEYNE ZÂLÎKE,
LÂ İLAHE İLLALLAH ADEDE MÂ HÜVE HÂLİKUN.
LÂ HA VLE VE LÂ KUVVETE ADEDE MÂ HALEKA FİSSEMÂİ, ' LÂ HA VLE VE LÂ
KUVVETE ADEDE MÂ HALEKA FİL 'ARZI, LÂ HAVLE VE LÂ KUVVETE ADEDE
MÂ BEYNE ZÂLİKE, LÂ HAVLE VE LÂ KUVVETE ADEDE MÂ HÜVE HALİKUN.
şeklinde söylenerek taş ve çekirdek benzeri şeylerle saymaya gerek kalmaz.
Tirmizî demiştir ki, bu hadîs Hasen'dir.[38]
26- Muhacirlerden sahabiye Yüseyre hanımdan rivayet edildiğine göre,
"Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem kadınlara (Tekbîr, Takdîs, Tesbîh) ve
Tehlîl getirip bunları gözetmeyi (ihmal etmemeyi) ve parmak uçları ile
saymalarını (böylece zikir sayısını doldurmalarını) emretmiştir; çünkü parmaklar
ve (bütün iş organları) yapılanlardan sorumludurlar ve yapılan işleri haber
vermek için konuşturulurlar), buyurdu. "[39]
27- Abdullah b.Ömer'den (Radıyallahu Anh) hasen bir isnadla rivayet edildiğine
göre Abdullah (Radıyallahu Anh) şöyle demiştir: "Ben, Re-sûlüllah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in parmak bitiştirerek Tesbîh yaptığını gördüm." Bir rivayette
de: "Sağ eliyle (parmak bitiştirip teşbih yaptığını gördüm)." şeklindedir.[40]
28- Ebû Sa'îd El-Hudrî'den (Radiyalîahu Anh) rivayet edildiğine göre, ResûlüUah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Kim ki: (Rab olarak Allah'a, dîn olarak İslâm'a ve Resul olarak Mu-hammed'e
razı oldum) derse, ona Cennet vâcib olmuştur.[41]
56
29- Sahabî Abdullah b. Büsr'den (Radıyallahu Anh) rivayet edilmiştir: "Bir adam
dedi ki: Ya Resûlallah! İslâmm hükümleri bana çok gelmektedir; bana bir şey
bildir de, ben ona bağlanayım, tutunayim. dedi.
Bunun üzerine Hazreti Peygamber ona şöyle buyurdu: Dilin devamlı olarak
(daima) Allah Tealâ'yı zikirden ıslak kalsın."[42]
30- Ebû Sa'îd El-Hudrî'den rivayet edilmiştir:
"ResûlüUah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e soruldu: Kıyamet gününde, Allah Teâlâ
katında derece bakımından en faziletli ibâdet hangisidir? Peygamber (s.a.v):
Allah'ı çok zikredenlerdir, buyurdu. Ben dedim ki:
Ya Resûlallah! Azîz ve Yüce olan Allah yolunda savaşan gaziden de mi (daha
üstündürler)? Peygamber (s.a.v):
Eğer gazi, kılıcı ile kılıcı kınlıncaya ve kanla bulaşıncaya kadar kâfirlere ve
müşriklere kılıcı ile vuraydı, Allah'ı zikredenler yine ondan daha faziletli olurdu,
buyurdu."[43]
[Allah yolunda cihad üzere bulunan kimsenin kalbi de zikir ile meşgul ise, yalnız
zikir halinde bulunanlardan derece bakımından daha üstün olur. İhlâs ile ve kalb
huzuru ile yapılan zikir, Allah'a kul olmanın esasını teş- , kil ettiğinden, mal ve
canı ile cihad edip zikirden mahrum olan kimsenin ibâdetinden daha faziletli
olur. Bir de farz olan ibâdetler, nafile ibâdetlerden daha üstündür.] (İbni Allan).
31- Ebu'derdâ'dan (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre demiştir ki,
ResûlüUah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Melikiniz (Rabbınız) katında amellerinizin en hayırlı ve en verimlisini,
derecelerinizin en yükseğini,al tın ve gümüş harcayıp yedirmenizden size daha
hayırlısını, düşmanınızla karşılaşıp onların boyunlarını vurmanızdan size daha
hayırlısını bildireyim mi?" (Ashab):
Evet, dediler. Peygamber (s.a.v) buyurdu:
"Allah Tealâ'yı zikretmektir."[44]
32- İbni Mes'ûd (Radıyaliahu Anh) Hazretlerinden yapılan rivayetde demiştir ki,
ResûlüUah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Götürüldüğüm İSRA (ve Mi'raç) gecesinde İbrahim Sallallahu Aleyhi ve Sellem
ile karşılaştım. Dedi ki: Ey Muhammedi Ümmetine selâm söyle ve onlara haber
ver ki, Cennetin toprağı hoştur, suyu tatlıdır, orası düzlüktür, ağaçları da:
Sübhânellâhi ve'1-hamdüffllâhi ve lâ ilahe illâllahu velîâhu ekber'- dir.


(Bu teşbihler sebebiyle Cennetin ağaçlarına ve nimetlerine kuvuşulur.)"[45]
33-Cabir'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, Peygamber Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle byurmuştur.
"Kim:
Sübhânellâhi ve bihamdihî
(Allah'a hamd eder olduğum halde O'nıı noksanlıklardan tenzih ederim) derse;
onun için Cennette bir hurma ağacı dikilir:’’[46]
34- Ebû Zerr (Radıyallahu Anh) Rasülüllah Sallallahu Aleyhi ve Sel-lem'e şöyle
sorduğunu rivayet ediyor:
- Ya Resûlallah! Allah'a en sevimli olan söz hangisidir? Buyurdular:
"Melekleri için Allah'ın seçmiş olduğu şu sözlerdir:
Sübhâne rabbî ve bihamdihî, sübhâne rabbî ve bihamdihî. (Rabbim sana hamd
ederek Seni noksanlıklardan tenzih ederim, Rab-bim Sana hamd ederek Seni
noksanlıklardan tenzih ederim."[47]
Şimdi, kitabın asıl maksadına geçeceğim ve zikirleri çoğunlukla (günlük
hayattaki) olay sırasına göre anlatacağım. Önce insanın uykusundan uyanması
ile başlayacağım. Sonra uyanmasını takip eden zamandan gece uykusuna
varıncaya kadar olanları sıralayacağım. Daha sonra da, gece uykudan
uyanmalarla tekrar uykuya varma anlarındakileri beyan edeceğim. Tevfik Allah'dandır .(İmam Nevevi) El-Ezkar